RSS

2 Mart 2011 Çarşamba

VINCENT Van GOGH, Theo'ya Mektuplar

Tarihsiz


Resim mesleği de, tıpkı demircilik ya da hekimlik gibi, insana yaşamak için yeterince para kazanmak olanağını sağlayan bir meslektir.

Bir sanatçı gelirinden yaşayan bir adam değildir herhalde, tam tersine, ve dediğim gibi bir benzetme yapacaksak, ressam daha çok demirciye ya da hekime benzetilebilir. Şimdi hatırlıyorum ki bu konuda mektup yazmıştın bir zamanlar bana, ressam olmamı istemiştin, bunu çok yersiz bulmuş, lâfını etmeni bile istememiştim.

Cassange «Desen Alfabesine Kılavuz» adlı kitabından perspektif üstüne edindiğim bilgiler bu konudaki kararsızlığıma son verdi...

Bu kitabı okuduktan bir hafta sonra ufak bir mutfak enteriörü çizdim, ocak, iskemle, masa ve pencere hepsi yerli yerinde ve ayaklarının üstündeydi, oysa eskiden bir desende görülen derinliği ve doğru dürüst perspektifi bir büyü ya da bir tesadüf eseri sayardım. Bir nesneyi olduğu gibi çizdin mi, daha bin bir nesneyi çizmeye can atarsın.

Ama bu bir tek koyuna köprüyü geçirtmek, asıl güçlük orada!

Günün birinde benim iyi desen çizdiğimi ama resim yapmayı bilmediğimi söylemeğe başlarlarsa, belki de hiç beklenmedik bir anda bir resim çıkartırım ortaya. Ama bunu yapmam gerekir de başka bir şey yapmama yasaklanmış gibi bir hal takındıkça onlar, hiçbir şey yapmayacağımdan eminim.

Resim üstüne düşünmenin iki yolu vardır: how to do it, nasıl yapmamalı ve nasıl yapmalı, nasıl çok desen ve az renkle yapmalı ve nasıl çok renk ve az desenle yapmamalı.

Hiç yorum yok: