RSS

17 Mart 2010 Çarşamba

SYLVIA PLATH / ENNUİ (Can Sıkıntısı)

Çay yaprakları engelliyor felakete meydan verenleri,
Hiçbir şeyin olmayacağı gelecekleri tasarlayanları;
Hurma ağacının yanından geçen ve esneyen o kız
Ele geçirecek hiçbir tehlikenin kalmadığını ilan edecek.


Risk artık yavan demek: saf şövalye
Zamanı geçmiş devler ile duyulmamış ejderhalar bul
Bıktın bir prensin suçladığı
Tamamen saçma şekilde teröre saldırmaya meyilli.


Jamaika korusundaki yaratık hiç sıçramayacak,
Kahramanın donuk kariyerini.
Ve kaygısız melekler Tanrı’nın borusunu çaldıklarında,
Sıkılmış arena izleyicileri bir kez istekli gözüktükleri anda,
Ne ödüller ne de yalvarmalar olmadan yıkıma ümit eden;
Tatlı dille bir hanımefendi ya da bir kaplan dilemeliler, kaderin boş kapısından…


Çev: Müfit Yılmaz Gökmen



Çevirmenin notu:

* “Jamesian” kelimesi iki şeye tabir etmektedir. İlk olarak Henry James adlı İngiliz yazarın karakteri ve çalışmalarına, ikinci olarak da 1910 senesinde ölen Amerikalı ünlü psikolog ve filozof William James’in şahsı ya da psikolojik ya da felsefi çalışmaları ile alakalı olan şeyleri temsil etmektedir.

Şiirde “Jamesian Korusu” Henry James’in 1903 senesinde yazdığı “The Beast In The Jungle” romanından esinlenerek yazılmıştır. Jamesian İngilizcede bir kelime anlamı taşımaz. Plath bu kelimeyi James isminden türetmiştir. Şiirinde “Ormanın içindeki canavar” yerine “Jamesian korusundaki canavar” tabirini kullanarak James’in romanına bir gönderme yapmıştır.

William James ise, birçok otorite tarafından Amerikan psikolojisinin babası olarak kabul edilmiştir. Sylvia Plath’ın 27 yaşına kadar 6 sene yattığı Massachusetts’teki McLean Hastanesinde tedavi gördüğü iddiası bulunmaktadır. Son derece ilginç bir karakter olan Plath’inde gençlik yıllarında James’in çalışmalarından etkilenmiş olması büyük bir olasılıktır.

Sylvia Plath’in “Ennui” adlı şiiri 2005 senesinde şiir alanında Wabash Ödülünü kazanan ve aynı zamanda Blackbird sitesinin editörlerinden olan Anna Journey tarafından Indiana Üniversitesinin arşivlerinde keşfedilmiştir.

Saklı kaldığı yıllar boyunca birçok sır içeren ve Plath’in kesinlikle en gizemli şiiri olan Ennui’nin, Plath’in Smith Kolejindeki öğrencilik senelerinde yazdığı düşünülmektedir ve 1956’dan önce yazdığı şiirler arasında gösterilmektedir.

Araştırmacılar Plath’in Ennui adlı şiirini lise son sınıf öğrencisi olduğu 1955 senesinde yazdığını tahmin etmektedirler.

Bunun sebebi Plath’in daktilo ile yazdığı şiirinde kâğıdın sağ üst köşesinde Smith Kolejinin adresini belirtmesidir:





Sylvia Plath’in dergilere basılmak üzere göndermeyi düşündüğü çalışmalarında adres belirttiği bilinen bir şeydir. Ayrıca, bir başka görüş, Plath’in sonradan bu nadide çalışmayı bastırmaktan vazgeçtiğidir, çünkü aslında Plath’in bu şiiri son sınıf öğrencisi olduğu sene şiir alanında özel ders aldığı öğretmeni Alfred Young Fischer için yazdığının düşünülmesidir. Ancak Ennui şiirinin gizemi bu kadarla sınırlı değildir.

1925 senesinde, şu an Amerika’nın 20.yy.daki en önemli 100 edebiyat eseri arasında 2. kabul edilen ve F. Scott Fitzgerald tarafından yazılan “The Great Gatsby” adlı roman basılır. Ennui şiirini keşfeden Anna Journey, bu şiir hakkında yazdığı bir makalede, Plath’in Fitzgerald’ın romanından etkilendiği için Ennui şiirini yazdığını belirtir. Ayrıca Plath’in “Daddy” adlı şiirinin son mısrasında da yine Fitzgerald’ın 1934 senesinde basılan “Tender Is The Night” adlı romanından esinlendiği ortaya atılmıştır. Buna göre, romanın ana karakteri olan Dick Diver’ın, babasının ölümü üzerine ettiği lafa bir gönderme yapmıştır Plath(Plath’in babası Otto Plath ise, kızı 8 yaşındayken ölmüştür).

Ennui, Plath’in sadece Fiztgerald’ın romanından etkilenerek yazdığı bir şiir değildir. İçinde Cervantes’in Don Kişot’u olmak üzere iki Amerikalı şair, Frank R. Stockton ve Henry James’den alıntılar vardır. Şiirde anlatılan “terörle savaşmak” deyimi, yani “tilts at terror”, bir nevi “tilts at windmills”, yani Cervantes’in romanında olduğu gibi yel değirmenlerine(hayali düşmanlara) saldırmak anlamını içerir. “Hanımefendi ya da kaplan” Stockton’dan, “Ormanın içindeki canavar” ise James’den alıntı yapılmıştır. “Hanımefendi ya da kaplan”, Amerikalı yazar Stockton’ın 1882 senesinde yazdığı “The Lady, or the Tiger?” adlı öyküsüne gönderme yapar.

Sylvia Plath şairlik alanındaki yeteneğini geliştirmek için en ciddi çalışmalarını lise döneminde yapmış ve ölümünden seneler sonra ortaya çıkan ve öğretmenine sunmak için hazırladığı düşünülen “Ennui” adlı şiiri bunun bir kanıtı olmuştur. Genç yaşına rağmen Plath’in ne kadar güçlü bir edebiyat gücü ve birikimine sahip olduğu da kısa şiirine sığdırdığı alıntılardan belli olmaktadır.

Plath’in birçok şiirinde olduğu gibi alaycı bir hava veren ve güçlü bir kişisel değerlendirme yapan Ennui’de, araştırmacılar “çay yapraklarını” şairin gelecekteki büyüklüğünü ve “arena izleyicilerini”, yani okuyucularını, bunaltacak olan kaderi olduğunu öne sürerler…


Müfit Yılmaz GÖKMEN


Ennui(Can Sıkıntısı) – düzeltme

Çay yaprakları engelliyor felakete meydan verenleri,
Hiçbir şeyin olmayacağı gelecekleri tasarlayanları;
Çingenenin avucunu gözden geçiren ve esneyen o kız,
Halen fethedilecek hiçbir tehlikenin kalmadığı kehanetinde bulunacak.
Tehlike artık yavan demek: saf şövalye
Zamanı geçmiş devler ile duyulmamış ejderhalar bul
Bıkkın prenseslerin suçlarken,
Terörle savaşmanın tam bir saçmalık olduğunu.

Jamesian* korusundaki canavar hiç sıçramayacak,
Kahramanın donuk kariyerini krize zorlayacak;
Ve kaygısız melekler Tanrı’nın borusunu çaldıklarında,
Sıkılmış arena izleyicileri bir defalık istekli gözüktükleri anda,
Ne ödüller nede yalvarmalar olmadan yıkıma ümit eden;
Tatlı dille bir hanımefendi ya da bir kaplan dilemeliler, kaderin boş kapısından…

Hiç yorum yok: