Dumanlar örer habire dağlarda yel,
dumanlar dokur habire,
taşlar yağar, ağır kayalar yağar habire
gecenin ve fırtınaların sapa yollarından:
Küller içinde, kara kara.
Dumanlar içinde, kara kara.
Hiç durmasınlar bu taşlar, istedikleri kadar yağsınlar!
Hiç durmasınlar bu kayalar, istedikleri kadar yağsınlar!
Dereler, ırmaklar, nehirler habire
koşarlar denizlere doğru.
Sonsuz uzaklıklar içinde yollar aşıla.
Ve sessiz sessiz sabahlar beklene.
Genç yaşlı hepimiz, kadın erkek hepimiz,
savaştayız hepimiz,
çoluk çocuk hepimiz savaşta.
Ama elbet bir gün sizi de göreceğiz,
ırmaklarla giden sizi,
küller içinde, karakara,
nehirlerle akan sizi,
dumanlar içinde, kara kara,
ey beyaz, bembeyaz, sakız gibi sabahlar,
düşlerimizin ardındaki!
(Çev. A. Kadir - Süleyman Salom)
28 Mart 2010 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder