Ne yüce bir ün bu, Atikalı İrodis'in ünü!
Seçkin sofistlerimizden Selefkialı Aleksandros
bir konuşma yapmak için Atina'ya geldiğinde,
şehri boş bulur, çünkü İrodis yazlıktadır,
bütün gençler de onu dinlemek için
ardından gitmişlerdir.
Bunun üzerine Aleksandros
bir mektup yazar İrodis'e,
Helenleri geri göndermesini rica eder.
Kurnaz İrodis de hemen cevap verir
''Ben de geliyorum Helenlerle birlikte''
Şimdi İskenderiye'de, Antakya'da ya da Beyrut'ta
(Helenizmin yarının hatipleri olarak yetiştirdiği)
kaç delikanlı, bazen de o eşsiz aşk serüvenlerinden söz etmek için
seçkin bir masanın çevresine toplandıklarında,
birden düşüncelere dalıp susuyordur?
El sürmeden önlerindeki içki kadehlerine
İrodis'in yazgısını düşünüyordur.
Başka hangi sofist böyle onurlandırılmıştır?
O ne isterse istesin, ya da ne yaparsa yapsın,
Helenler, (Helenler) ardından gidiyorlar onun,
eleştirmek ya da tartışmak için değil,
bir seçim yapmak için bile değil,
yalnızca ardından gitmiş olmak için.
Çev: Cevat Çapan
"Kavafis'ten Kırk Şiir"
19 Nisan 2010 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder