RSS

2 Mart 2010 Salı

OCTAVIO PAZ / BU DEMLER

Kara dağlarda
Olanca sesiyle haykırarak gelen sel
Şu andığım saate
İlerlersin uçurum kıyılarında
Çıkıp uyuyan bedeninden
Senin düşlerinle savaşır ışık karanlıklarla
Yeşil beyaz gürlük
Kız gibi meşeler, milyonlarca meşeler
Yeyip bitiriyor seni rüzgâr, sürüklüyor, yerle bir ediyor
Aç düşüncelerini de saç ortalığa
Gözlerinin kasırgası
Kasırgası göbeğinin
Kasırga ve boşluk

Rüzgâr ezer seni bir salkım üzüm gibi
Alnındaki demler
Ense kökünde ve karın boşluğundaki demler
Yelpazeler seni bir kuru dal gibi
Rüzgâr
Vurur uyuyan dağlardan
Sel olmuş akar düşlerinin sırtlarına
Yeşil eller ve kara ayaklarla
Geçerek bir boğazdan
Kayadan ve geceden
Düğümlenmiştir bedenine
Kasıklarının arasında
Deli deli haykıran sel
Alnındaki yamaçlardan
Kopup gelen
Kayaların, suyun söylevi
Geçersin kuşlardan bir ırmak
Yaralı bir boğa gibi
Bağdaş kurmuştur orman
Rüzgârın kanatları altında
Her seferinde daha yükseğe
Deli deli haykıran sel
Her seferinde daha derinlere
Çıkıp uyuyan bedeninden
Her seferinde biraz daha geceye


Çev: Adnan Özer / Semender'den

Hiç yorum yok: